Elimize bir fırsat geçer bazen.Bunu nasıl değerlendirebileceğimizi düşünür dururuz.Gerçekleşmesini çok istediğimiz bir şeyi mutlak kılma olanağı..Nasıl avantaja çevirebilirimler birbirini kovalar.Yapmak istediğimiz bir şey vardır.Ona odaklanırız,hesaplar yapar her şeyi birbirine uydurmaya çalışırız.İstediğimiz şeye ulaşmak,gerçekleştirmek için yapılan fedakarlıklar, düşünceler içinden çıkılmaz bir hal almaya başlayabilir bir zaman sonra.Fırsat bulmuşken yapma isteği ağır basar iyiden iyiye.Elde etmek için yapamayacağımız fedakarlık yok gibi görülür o an da.Bir kere düşmüştür akla.Olması mümkünken neden olmasın?
Ama sınırlar, -imkansızlıklar- beliriverir o an da.Belki de hep varlardır da yeni farkına varıyoruzdur kim bilir?
Aslına bakacak olursak imkansız diye bir şeyin varlığına inanmamak gerekir.İmkanı insan biraz da kendi yaratır. Bazı şeyler olmuyorsa bu imkansızlıktan değil;olanaksızlıktan,kısıtlanmalardandır hepsi bu.
Daha sonra istekler,tutkular,çabalar ardarda gelince düşünceleri kısıtlamak, duygulara ket vurmak zorlaşır.Bir zaman sonra bir de bakarız ki tutkularımızın esiri olmuşuz.Kötü bir şey değildir bu aksine,insanı istediği şeye ulaşmaya bir adım daha yaklaştırır.Öyleyse:
Hedef belli.Tam yol ileri!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder